Ana içeriğe atla

Hayatımda aldığım en zor abdest

Çanakkale'de vakit cuma vakti. Ağır hareketlerle abdest almak için hazırlanıyorum. Ellerimi yıkarken hemen yanıbaşımda abdest almaya çalışan 7-8 yaşlarındaki bir çocuğun beni izleyerek abdest almaya çalıştığını farkediyorum. Yüzünü yıkıyor ve benim yüzümü yıkamamı bekliyor. Yüzümü yıkadıktan sonra kollarımı yıkamaya başlıyorum aynı zamanda göz ucuyla çocuğu takip etmeye çalışıyorum. Oda kollarını yıkamaya başlıyor. Beni taklit ediyor, benim yaptıklarımı yapıyordu... İlk fark ettiğimde nedendir bilmem çok heyecanlanmıştım. Bu ilk heyecanı atlatmak biraz zor oldu. Bir hareket yapmadan önce bunun doğru bir hareket olup olmayacağını kırk kere düşünmeye başlamıştım. Daha sonra toparlandım ve çocuğa iyi bir örnek olmaya çalıştım elimden geldiği kadarıyla ama heyecandan başın mest edilmesiyle kulakların yıkanma sırasını karıştırmıştım. Bi ara durumu çocuğa izah etmek geldi içimden ama "nasıl olsa abdestin şartlarını tam olarak yerine getirdim" diye düşünerek ve karizmayı çizdirmemek adına bu düşünceden vazgeçtim. Kışın dondurucu soğuğunda, buz gibi suyla alınan abdestten bile zor geldi bana...

Yorumlar

Adsız dedi ki…
Sırayı o kadar önemseme. Yoksa basitçe 4 farzı olan abdest 444 farz haline geliyor ve alması bile çekince şekline bürünüyor.

Hatta kimilerine göre "bu sıra", "bu teknik" yani işin mahiyeti değil "usulu"; işin mahiyetinden daha önemli oluyor ve haş'a sırayı şaşırana tekrar abdest almasını, abdestin olmadığını telkin ediyorlar.

O çocuk ya da (noluyor yahu odaya sakallı beyazlar içinde takkeli bir adam girdi) diğer bir kişi için teferruattan daha önemlidir olan ilk etapta işin mahiyetini bilmektir. Kişi işin mahiyetini bildikten sonra ister teferruata uyar, ister uymaz.
Adsız dedi ki…
Sırayı o kadar önemseme. Yoksa basitçe 4 farzı olan abdest 444 farz haline geliyor ve alması bile çekince şekline bürünüyor.

Hatta kimilerine göre "bu sıra", "bu teknik" yani işin mahiyeti değil "usulu"; işin mahiyetinden daha önemli oluyor ve haş'a sırayı şaşırana tekrar abdest almasını, abdestin olmadığını telkin ediyorlar.

O çocuk ya da (noluyor yahu odaya sakallı beyazlar içinde takkeli bir adam girdi) diğer bir kişi için teferruattan daha önemlidir olan ilk etapta işin mahiyetini bilmektir. Kişi işin mahiyetini bildikten sonra ister teferruata uyar, ister uymaz.

Bu blogdaki popüler yayınlar

Yazılımı Oluşturan Bileşenler Nelerdir?

Yazılımı oluşturan bileşenlerden daha önce söz etmiştik. Şimdi bu bileşenlerin neler oldukları üzerinde biraz duralım. Yazılımı oluşturan bileşenler = Mantık + Veri + Belge + İnsan + Program. Bu bileşenlerin az çok neler olduğunu, neleri kapsadığını biliyoruz ama biz yine de kıyısından köşesinden açıklayalım. Zaten bu yazıdaki asıl amaç yazılım bileşenlerinden belgelemenin yerini ve önemi (dökümantasyon) vurgulamak. Mantık = Yazılım herşeyden önce bir işin bilgisayar aracılığı ile yapılması amacına yöneliktir. Bu nedenle bilgisayarlaştırılmak istenen işin mevcut mantığı bir şekilde yazılıma da yansılıtılmak zorundadır. Veri = Her tür yazılım mutlaka bir veri üzerinde çalışmak durumundadır. Veri işlemeyen yazılımın geliştirilmesi söz konusu değildir. Söz konusu olan veri dış ortamdan alınabileceği gibi yazılımın içerisinde de üretilebilir. Zaten yazılımın temel amacı veriyi bilgiye dönüştürmektir. İnsan = Doğal olarak yazılımın insan bileşeni iki boyutludur. Yazıl

Leyse li'l-insâni illâ mâ seâ

"Leyse li'l-insâni illâ mâ seâ" derken Hudâ; Anlamam hiç meskenetten sen ne beklersin daha? Mehmet Akif Ersoy / Durmayalim Leyse li'l-insâni illâ mâ seâ : Necm Süresi 39. Ayet. [İnsan için ancak çalıştığı vardır.] Meskenet: 1 . Miskinlik, beceriksizlik. 2 . Yoksulluk, fakirlik. (Türk Dil Kurumu) Olay zaten yeterince acik. Yan gelip yatma kardesim. Calis. Bu misralar yazildigi donemde bu anlami tasiyordu fakat zaman ilerledikce baska bir gercegi de gozler onune seriyor.Gerci bu gercek cok kapsamli bir kac satirla anlatilabilecek bir sey degil kaldiki benim bilgim de buna yeterli degil zaten. Ben giris cumlelerini verebilirim gerisini arastirmak yaziyi okuyanlara kalmis. (Matrix gibi bisey oldu bu yaw. Neo'nun kahinle bulusup yanindan ayrildiktan sonra Morpheus ile konusma sahnesi.) Yani kisaca sunu demek istiyorum. Ben bu misrayi ilk okudugumda hic birsey anlamadim. Bu misralari anlayabilmek icin kuran mealine ve turkce sozluklere bakmak zorunda k

Yunus sen bu dünyaya niye geldin?

Göçtü Kervan Ah nice bir uyursun uyanmaz mısın Göçtü kervan kaldık dağlar başında Çağrışı tellallar inanmaz mısın Göçtü kervan kaldık dağlar başında Emr-i hac göçeli hayli zamandır Muhammed cümleye dindir imandır Delilsiz gidilmez yollar yamandır Göçtü kervan kaldık dağlar başında Yunus sen bu dünyaya niye geldin Gece gündüz Hakkı zikretsin dilin Enbiyaya uğramaz ise yolun Göçtü kervan kaldık dağlar başında Yunus Emre