Ana içeriğe atla

Kayıtlar

Etkisiz eleman

KampusCell indiriminden kazandığınız 0 kontor hattiniza yuklenmistir. "Sıfır puan kazanırsaniz toplam puanınıza sıfır puan ekleriz..." (Ebru Şallı, Pazar Yıldızı adlı yarışmada) ha ebru ha turkcell...

Eyvah Eyvah!

Bekir'e gün doğdu diyebilirim. Çünkü Ali arkadaşımız Bekirin durduk yere günahını almıştır. Nasıl mı? Tıkla ve Gör Olayın başlangıcı 04.10.2004 Pazartesi gününe tekabul ediyor. O tarihte ali sitesinin aldığı hite şaşırmıştır. İstatistiklere bakmam için kullanıcı adı ve şifresini bana vermiştir. Bende bu bilgilerle login olmuş, istatistiklere baktıktan sonra da logout olmadan sistemi terk etmişimdir. 06.10.2004 tarihinde ise konuyla ilgili olan mesaja yorum yazmış daha sonra sistemde hala ali olarak gözüktüğümün farkına varmışımdır. Malum üşengeçliğimizden dolayı işlediğimiz hatayı düzeltme yoluna gitmemiş ama yetkili kişilerin olayı çakozlayabilmeleri için gerekli ipuçlarını aralara serpiştirmişimdir. -Yoruma " Pardon :) " kelimesi ile girmem, iki mesaj arasında 4 dakikalık bir farkın bulunması bu ipuçlarına birer örnek olarak kabul edilebilir.- aha böle işte... Bekir gerisini sana havale ediyorum....

Sen bu hallere düşecek adam mıydın?

Kodların aşırılması uzun bir süre önce cereyan etti ama bu şekilde karşısına çıkınca insan bi garip oluyo :) Ya programı benim yerime bill amca kullanıyor olsaydı? Yazık günah değil mi?

Ne oluyor yahu bu devrimci konveksiyonel limiti dusuk duzlemsel kominist kardeslere?

Benim -izm ve -ist eklerine doğuştan gelen bir antipatim var. Bu ekleri hangi kelimenin sonunda görsem arkama bakmadan ordan kaçarım. Bu yaşıma kadar sevmedim ve bu yaşımdan sonra da sevmek için her hangi bir geçerli neden göremiyorum. Kominizm, kapitalizm, sosyalizm daha bir sürü *izm... Nedir bunlar allah aşkına? Hangisi neyi savunur? Hangisi neyi niye savunur? Lenin kimdir? Stalin kimdir? Evet, soruyorum... Ne oluyor yahu bu devrimci konveksiyonel limiti dusuk duzlemsel kominist kardeslere? Derdiniz nedir? Alıp veremediğiniz nedir? Savunduğunuz şey nedir? Niye sizlerin arasında şöle adam akıllı güzel kızlar yok? (veya ben hiç rastlamadım) Niye her hafta sonu Apdi İpekçi parkını işgal edip beni Sıhhiye'ye gitmek için o hiç sevmediğim Sıhhiye köprüsünü çıkıp inmek zorunda bırakıyorsunuz? Görmeyeyim sizi bir daha Apdi İpekçi parkında. İzm'inizi alın ve gidin başka yerlere kardeşim. Kuğulu parka gidin, gençlik parkına gidin ama hafta sonları Apdi

Mor ve Ötesi

Ali'nin nesi var?

Şimdi ben bu yazıyı istediğim kadar uzatabilirim di mi? Ne kadar uzunda olsa ne kadar saçmada olsa bunu okuyacak en az bir insanın olduğunu bilmek benim yazmak için hevesimi katlaya katlaya artırıyor. Yazının başlığına bakıyoruz. "Ali'nin nesi var?" Sade ve öznesi tekil bir varlık. İlgi çekmek için, daha çok kişinin okumasını sağlayabilmek için "Alilerin nesi var?" (Dikkat! Kesme işareti yok) adlı bir başlık kullanabilirdim veya ne bileyim aç gözlünün teki olsam, bana bir yetmez en az iki kişi lazım diye düşünsem "Ali ve Faruk'un nesi var?" diye bir başlık kullanabilirdim. Ama gördüğünüz gibi kullanmadım. Gerçi kimin nesi olduğu beni pek ilgilendirmiyor. (-yalançııııı, -sus üleeennn!) Benim niyetim belli zaten. Niyetim belli dedimde Cem Yılmaz'ın bi espirisi geldi aklıma. Şimdi bu espiriyi anlatırdım ama o zamanda çok uzuyor yazı. Benim canım o kadar sıkkın değil ki. (Arada sırada paragraf falan yapalımda en azından okunması

Düşün ki

Düşün ki, Kulaklarım adını hiç duymamış Ve hiç tekrar etmemiş isminin ilk hecesini, Yalçın kayalarda akislenen seda gibi... Düşün ki, Düşüncelerimde hiç olmamışsın sen. Uğultusu avuçlarımda kalan rüzgar gibi geçmişsin. Ay ışığına hasret yakamozlarının vuslatıymış, Tam yerine ve tan yerine vuran o umutlarının gölgesi... Düşün ki, Bir sigara içimlik vakitmişsin Ciğerime ecza diye dolan Ya da uğrak bir efkar kahvahanesi... Düşün ki, Bardakta eriyen; ebediyyen beklemekmiş şeker sanılan, Kırık bir sandalyeymiş umutlarımı yasladığım... Düşün ki, Bir uçurum dibiymiş, bakışlarındaki o mana Oyuncaksız kalmasıymış bir çocuğun Ya da bir annenin yavrusuna hasreti... Düşün ki, Yanık bir Anadolu türküsüymüşsün, Çeşme başındaki güzel kızlara inat. Ve inat, gurbetin tüm güzelliklerine... Düşün ki, Gam yüklü duvarda; asi, kırık bir aynaymışsın Hep yarım, hep eksik,hep mahçup... Ayna karşısında kırık bir bakış, Kaybolan diğer yarısındaki tılsım... Bir yağmur o

Küçük bir hikaye

Evvel zaman içinde mışlı zaman dışında develer tellal iken pireler berber iken, ortalıklarda kısa winston adlı bir sigara markası yok iken, yazılım mühendisliği daha yeni yeni oluşuyorken, delphinin 0.001 beta sürümü henüz test edilmeye başlamış iken ben birisiyle tanıştım. Adı: ? Hay tanışmaz olaydım. Yedi bitirdi beni. Cimriiiiiiiii, dediğim dediiiiiiiiiiiiik, huysuuuuuuuuuuuzz, geçimsiiiiiiiiiiiz, pimpirikliiiiiiiiii, kendini beğenmiiiişşşş, menfaatçiiiiii..... Kim mi? Reklamlardan sonra... (ipucu: kel + mac + freehand)

Manchester United - Fenerbahce

Bir türk olarak 6-2 ye üzüldüm ama bu maç bana Galatasaraylıların açtığı bir pankarttaki sözün ne kadar doğru olduğunu hatırlattı. "Biz daha iyisini yapana kadar en iyisi bu: uefa kupası ve süper kupa."

Stored Procedure

Allah bunu bulanlardan razı olsun... Destekleyip desteklemedigi henüz muamma olan MySQL'i kullananlarada bu tür bi nimetten nasiplenemediklerini hatırlatmak lazım. Gerci 5.0 sürümüyle destetkleyeceklerdi ama son gelismelerden haberim yok... SP kullanmayanlara önemle duyurulur :)

Zina yasası gündemden düştü ama

düşerken beni de beraberinde götürdü. Çıkacak olan yeni TCK yasasını protesto etmek isteyen insanların taşıdıkları pankartlar gerçekten çok ilginçti ve içlerinden bir tanesi beni gerçekten şok etti diyebilirim. "Liseli genç kadınlar TCK Yasasını istemiyorlar!"

Can't Take My Eyes Off You

Bu şarkıyı ilk Andy Williams & Denise Van Out 'tan dinlemiş ve çok beğenmiştim. (Öyle sanıyormuşum. Oysaki hiç bir şey göründüğü gibi değildir :) ) Mp3'ü internetten bulup indirmek kolay olacak diye düşünürken hiç de öyle olmadı. Andy Williams & Denise Van Out 'un beraber söyledikleri versiyonunu bir türlü bulamadım ama şarkının en az 20 faklı kişi tarafından söylenmiş halini bulup indirdim. (İndirmek zorunda kaldım.) Uzun uğraşlar sonucu istediğim versiyonunu da bulabildim. Diğer versiyonlarında da takdiri hakeden yorumlar yok değil. Mesela Gloria Gaynor, Béatrice Ardisson, Lauryn Hill, Aqua, Frankie Vali. Bir kaç gün önce bu şarkı bir yerde daha karşıma çıktı ve çok şaşırdım. Komplo Teorisi adlı filmde Mel Gibson ve Julia Roberts 'ın beraber söyledikleri şarkıda buymuş. Bende diyorum bu şarkı biryerden tanıdık geliyor ama....

Unutur muyum?

+----------------------------------------+ |Giderken gözünden sızan yaşını,         | |Bana sarılarak ağlayışını,              | |Döne döne o el sallayışını,             | |Sen unutsan ben hiç unutur muyum?       | +----------------------------------------+