Ana içeriğe atla

Kayıtlar

Ekim, 2004 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

Delphi-Java Farkı ve Delphinin geleceği

Forumda geçen bir bahis. Buraya yapıştırmakta yarar görüyorum. eklemek istedikleriniz varsa yorumlar bölümüne eklemekten çekinmeyin.... computemo Arkadaşlar Merhaba; Bu Java Aldı başını gidiyor,iş ilanlarına yada başka konulara bakıyorum herkez java üzerinde duruyor. Acaba bizim bu Delphi bilgimiz ileride işimize yaramıyacakmı.Delphi yi bırakıp javayamı geçmek gerekiyor. Ben bu javanın bu kadar popiler olmasını hala çözemedim.Nedir bunu bu kadar cazip kılan. Fikri olan varsa öğrenmek istiyorum.Delphi 8 belki bizi kurtarır,ama gerçekten bu konuda düşünceliyim.Delphi bilgimin ileride işe yaramıyacağından korkuyorum.Client/server uygulamaları yavaş yavaş kalkmaya başladı dikkat ederseniz.Herşey browser tabanlı,çok katlı mimariler çoğu işi çözmeye başladı.Samimi olarak duygusal bakmadan gerçekten bu konuda ne fikriniz var,merak ediyorum. Saygılarımla. _________________________________________________________ naile Bir zamanlar cobol, pascal, basic kullanılırmış

(import)Listviewde Başlığa Göre Sıralama Nasıl Yapılır ?

Örneği olabildiğince geniş tutmaya çalışacağız. Listviewde yer alan string, integer, date ve time alanlarına göre sıralama yapacağız. Bunun için formun üstüne bir adet listview yerleştirelim. Listview'in ViewStyle özelliğini vsReport olarak ayarlayalım. Daha sonra Columns özelliğinden gerekli alanları tanımlayalım. Dosya Adı Boyut (KB) Dizin Tarih Saat Ardından items özelliğini kullanarak bu alanlara değer girelim. ListView'in OnColumnClick olayına giderek aşağıdakileri yazalım. procedure TForm1.ListView1ColumnClick(Sender: TObject; Column: TListColumn); begin fsort :=column.Index; ListView1.CustomSort(@customsortproc,0); end; Burda yaptığımız işlem listviewde tıklanan sütunun numarasını alıp bir değişkende saklıyoruz ardından listview'in CostumSort metodunda daha sonra tanımlayacağımız bir fonksiyonun adresini belirtiyoruz. Sıralamayı yapacak olan fonksiyon burada belirtilen fonksiyonumuz olacak. Burda CallBack Function denen bi olay kullanılıyor. Bütün elemanlar

Leyse li'l-insâni illâ mâ seâ

"Leyse li'l-insâni illâ mâ seâ" derken Hudâ; Anlamam hiç meskenetten sen ne beklersin daha? Mehmet Akif Ersoy / Durmayalim Leyse li'l-insâni illâ mâ seâ : Necm Süresi 39. Ayet. [İnsan için ancak çalıştığı vardır.] Meskenet: 1 . Miskinlik, beceriksizlik. 2 . Yoksulluk, fakirlik. (Türk Dil Kurumu) Olay zaten yeterince acik. Yan gelip yatma kardesim. Calis. Bu misralar yazildigi donemde bu anlami tasiyordu fakat zaman ilerledikce baska bir gercegi de gozler onune seriyor.Gerci bu gercek cok kapsamli bir kac satirla anlatilabilecek bir sey degil kaldiki benim bilgim de buna yeterli degil zaten. Ben giris cumlelerini verebilirim gerisini arastirmak yaziyi okuyanlara kalmis. (Matrix gibi bisey oldu bu yaw. Neo'nun kahinle bulusup yanindan ayrildiktan sonra Morpheus ile konusma sahnesi.) Yani kisaca sunu demek istiyorum. Ben bu misrayi ilk okudugumda hic birsey anlamadim. Bu misralari anlayabilmek icin kuran mealine ve turkce sozluklere bakmak zorunda k

Hendekten herkese selam

Bi arkadaşı görmek için kakltık geldik Adapazarı / Hendeğe göremeden geri dönecem galiba. atalarımız boşuna dememiş aklısız başın cezasını ayaklar çeker diye. Gelmeden önce insan bi takvime bakar. bugun ne? yarin ne ? Bugün 28 ekim yarın 29 ekim bugun öğleden sonra resmi yerler tatil yarın tüm gün. haliyle okula bi geldim kapılar kilitli. "ne oluyoz ?" dedim " öğleden sonra tatil" dediler. bende o andan itibaren tatile çıktım :) neyse işimizi biraz halletik sayılır. şimdi hendekten ankaraya nasıl dönülür onu bulmam lazım. çünkü gelirken çok tuhaftı. adapazarına gelmeden bi yerde indirdiler beni. "sen hendeğe gidecektin di mi. bak servis orda hadi bakalım" dediler. neyse bindik servise. yol olup olmadığı belli olmayan bi yere girdik. şöför ne yapıyo falan derken ilerde demir bir kapı görünce derin bi nefes aldım. "neyse allahtan birileri yolu kapatmış. şöför geri dönmek zorunda kalacak" diye düşünürken çok yanıldıığımı gördüm. şöför birde

Delphide Patatesli Md5 Oturtma

Gerekli malzemeler: 1 adet delphi 1 adet calisan bilgisayar 1 adet md5 uniti 1 kilo patates Yapilisi: Delphi calistirilir ve yeni bir proje olusturulur. Yeni projenin ici hafifce yaglanir ki md5 imiz delphiye yapismasin. md5 üniti library path'e eklenir. (Tools\Environment Options\Library\Library Path) ve iyice cirpilir. Form üzerine bir adet tbutton, bir adet tedit ve bir adet tmemo yerlestirilir. Button1'e çift tiklanarak asagidaki yazilar copy/paste yoluyla ilgili yere aktarilir. procedure TForm1.Button1Click(Sender: TObject); begin with Memo1.Lines do begin if Count > 0 then Add(''); Add(Format('%s(''%s'') =' + #13#10 +' %s', ['MD5String', Edit1.Text, MD5Print(MD5String(Edit1.Text))])); end; end; Mutfagimiz biraz kotu oldugundan kodlarimiz biraz kotu gozukuyor olabilir kusura bakilmasin artik. Her neyse Uses satirina md5 'i eklemeyi unutmuyoruz yoksa patateslerin pismesi uzun surebilir. :)

Xp'nin bir baska hatasi

Bu hata sadece yazim yanlisiyla kalmiyor birde anlatim bozuklugu iceriyor. alti ustu yazim yanlisi ama bu yanlisi yapan microsoft gibi bir dev olunca goze batiyor. bir kac gun once vatandasin kulaginda patlayan nokia marka telefonu hatirlayin. nasilda bir anda gundeme oturdu. neden? cok sik rastlanan bir olay olmamasininda buyuk bir etkisi var ama nokia faktorunude unutmamak lazim. kaldiki gunluk hayatimizda ne patlamalar oluyor. patlayan cep telefonu bu patlamalarin yaninda solda sifir kalir valla. beni uzen tarafi bu hatalarin benim tarafimdan bile bulunabiliyor olmasi. ustelik isletim sistemim xp bile degil....

Katalog dedigin bole olur

gavur mavur ama adamlar isi biliyorlar. daha once turklerin cektikleri bi katalog gormustum. gerci katalog demeye bin sahit lazimdi. bu resimleri gorunce belki biraz utanirlar...

Can't Take My Eyes Off You

Bu mp3u baya arayan varmis. bir suru mail aldim bu mp3u nerden indirebilirim diye. bunun uzerine bi bedava site alip mp3u oraya gonderdim. adreside aha bu http://delphi53.superihost.com/Down gule gule dinleyin.

Noel baba

Biliyorsan konus alim sansinlar...

bilmiyorsan sus adam sansinlar. Yorum falan yazmiyorum. Adamlar arama motoru yaptik diye piyasada gezebiliyorlar. Celik.neti yaptiklari boyle abidik gubidik islerden sebep oldum olasi sevmem zaten. Ne yaparlarsa hep yarida birakiyorlar veya yaptiklari bi halta benzemiyor. isin kotu tarafi turk.internet.com gibi onem verdigim ciddi bir site bu arama motorunu haber yapabiliyor. insan haber yaparken en azindan sole ufaktan bi arama islemi falan yapar ne halt oldugunu gorur sitenin. sinirlenmiycem sinirlenmiycem sinirlenmiycem bu ne rezilliktir kardesim........

Xp'nin hatasini buldum :)

gerci tercumeyle alakali birsey ama ben anlamam kardesim. hata hatadir :)

bunun fransası da var unutmayın !

dün oynanan maçtır bu lakin lyon oynadı fener alkış tuttu daha çok. acaip bencil bir takımmış bu lyon. topu aldılar hiç vermediler fenere özellikle ikinci yarı hiç vermediler. kollektif oyundan bi haberler bu lyonun topçuları. karşı takım sanki yokmuş gibi, fener sanki sahaya pikniğe çıkmış gibi davrandılar. modern futbolun gereklerinden uzak bir anlayış bu. sen gel istanbula fener stadına, fenerin topu, fenerin sahası, fenerin kaleleri hepsini kullan ve git. golleri at hala daha da atmaya çalış, sanki fenere herkes 6 atmak zorundaymış gibi !!! hayvanlar !!! zaten öndesiniz ne hala akın akın geliyorsunuz ?!!! olacak şey değil. fenerliler de şaşırdı bu terbiyesizliğine lyon takımının. kardeşim bizim aldığımız terbiyeye göre, son 15 dakika falan yenik takım bastırır, önde olan takım geriye çekilir. heyecanlı heyecanlı maç izlenir. aile terbiyesi almamış bu fransız topçuları !!! hatta o sırada yan masada maçı seyreden bir fenerli kardeşimiz, haklı isyanını şu sözl

Acıktıııııımmmmmmmmm!

Ramazan geldi hoşgeldi. Saat 2:14 iftara daha 4 saatten fazla var ve ben acıktım. susuzluk durumu iyi ama midem bom boş. sahurda yapmadıydık akşam :) neyse şöle eğlenceli sitelere girelimde zaman su gibi akıp gitsin .... nerde eski ramazanlar kardeşim..... ?

Savaş yakında

ee ms bu olaya sessiz kalacak değil her halde. google da boş durmuyor bir taraftan hindistanda yazılımcı aramaya devam ederken diğer taraftan longhron çıkmadan kendi masaüstü arama aracını yazıp kullanıma sundular. hem ms ye darbe vur hem de adamlarin karizmasini çiz. olacak iş değil vallla :) neyse biz birakalim bunlarida bizim işimize yarar mı ona bakalım. fena gözükmüyo. hele şu indexlemeyi bi bitirsin ondan sonra bakarız kullanılabilir mi kullanılamaz mı diye :) http://desktop.google.com

YTL Geliyor!

Malum 2005 te YTL geliyor. Aklımız ve cebimiz biraz karışacak galiba :) Biraz hafif kalır aslında. Çok karışacak demek daha doğru olur. Neden? Para türü belirtilmeden yapılmış bir çok anlaşma var. Bankalar ve devlet kuruluşları ytl için bir takım çalışmalar yaptı fakat yapmış oldukları bu çalışmaların tam anlamıyla doğru çalıştığı söylenemez. Hepside hala önemli hatalar içeriyor ve bu hataların 2005 ten önce tespiti mümkün değil. 2005 te sistemlerde bir sürü hata olduğu tespit edilecek fakat ne zaman düzeltileceği soru işareti. Yapılan mali hesapların hiçbiri birbirini tutmayacak. Kısaca evdeki ve çarşıdaki hesap misali olacak. İnsanlar yanlış harcarım, elimdeki para boşa gider korkusuyla nakitlerini saklayacaklar ve piyasada nakik sıkıntısı başgösterecek. Yeniliklere karşı genlerimizde olan direnç gösterme eylemi burdada meydana çıkacak ve ortalıkta dolaşan milyonlarca tl ve ytl insanların aklını karıştıracak. -Yetişin paramı çaldı. -Teyze tl mi ytl mi? -ne diyon sen a

Etkisiz eleman

KampusCell indiriminden kazandığınız 0 kontor hattiniza yuklenmistir. "Sıfır puan kazanırsaniz toplam puanınıza sıfır puan ekleriz..." (Ebru Şallı, Pazar Yıldızı adlı yarışmada) ha ebru ha turkcell...

Eyvah Eyvah!

Bekir'e gün doğdu diyebilirim. Çünkü Ali arkadaşımız Bekirin durduk yere günahını almıştır. Nasıl mı? Tıkla ve Gör Olayın başlangıcı 04.10.2004 Pazartesi gününe tekabul ediyor. O tarihte ali sitesinin aldığı hite şaşırmıştır. İstatistiklere bakmam için kullanıcı adı ve şifresini bana vermiştir. Bende bu bilgilerle login olmuş, istatistiklere baktıktan sonra da logout olmadan sistemi terk etmişimdir. 06.10.2004 tarihinde ise konuyla ilgili olan mesaja yorum yazmış daha sonra sistemde hala ali olarak gözüktüğümün farkına varmışımdır. Malum üşengeçliğimizden dolayı işlediğimiz hatayı düzeltme yoluna gitmemiş ama yetkili kişilerin olayı çakozlayabilmeleri için gerekli ipuçlarını aralara serpiştirmişimdir. -Yoruma " Pardon :) " kelimesi ile girmem, iki mesaj arasında 4 dakikalık bir farkın bulunması bu ipuçlarına birer örnek olarak kabul edilebilir.- aha böle işte... Bekir gerisini sana havale ediyorum....

Sen bu hallere düşecek adam mıydın?

Kodların aşırılması uzun bir süre önce cereyan etti ama bu şekilde karşısına çıkınca insan bi garip oluyo :) Ya programı benim yerime bill amca kullanıyor olsaydı? Yazık günah değil mi?

Ne oluyor yahu bu devrimci konveksiyonel limiti dusuk duzlemsel kominist kardeslere?

Benim -izm ve -ist eklerine doğuştan gelen bir antipatim var. Bu ekleri hangi kelimenin sonunda görsem arkama bakmadan ordan kaçarım. Bu yaşıma kadar sevmedim ve bu yaşımdan sonra da sevmek için her hangi bir geçerli neden göremiyorum. Kominizm, kapitalizm, sosyalizm daha bir sürü *izm... Nedir bunlar allah aşkına? Hangisi neyi savunur? Hangisi neyi niye savunur? Lenin kimdir? Stalin kimdir? Evet, soruyorum... Ne oluyor yahu bu devrimci konveksiyonel limiti dusuk duzlemsel kominist kardeslere? Derdiniz nedir? Alıp veremediğiniz nedir? Savunduğunuz şey nedir? Niye sizlerin arasında şöle adam akıllı güzel kızlar yok? (veya ben hiç rastlamadım) Niye her hafta sonu Apdi İpekçi parkını işgal edip beni Sıhhiye'ye gitmek için o hiç sevmediğim Sıhhiye köprüsünü çıkıp inmek zorunda bırakıyorsunuz? Görmeyeyim sizi bir daha Apdi İpekçi parkında. İzm'inizi alın ve gidin başka yerlere kardeşim. Kuğulu parka gidin, gençlik parkına gidin ama hafta sonları Apdi

Mor ve Ötesi

Ali'nin nesi var?

Şimdi ben bu yazıyı istediğim kadar uzatabilirim di mi? Ne kadar uzunda olsa ne kadar saçmada olsa bunu okuyacak en az bir insanın olduğunu bilmek benim yazmak için hevesimi katlaya katlaya artırıyor. Yazının başlığına bakıyoruz. "Ali'nin nesi var?" Sade ve öznesi tekil bir varlık. İlgi çekmek için, daha çok kişinin okumasını sağlayabilmek için "Alilerin nesi var?" (Dikkat! Kesme işareti yok) adlı bir başlık kullanabilirdim veya ne bileyim aç gözlünün teki olsam, bana bir yetmez en az iki kişi lazım diye düşünsem "Ali ve Faruk'un nesi var?" diye bir başlık kullanabilirdim. Ama gördüğünüz gibi kullanmadım. Gerçi kimin nesi olduğu beni pek ilgilendirmiyor. (-yalançııııı, -sus üleeennn!) Benim niyetim belli zaten. Niyetim belli dedimde Cem Yılmaz'ın bi espirisi geldi aklıma. Şimdi bu espiriyi anlatırdım ama o zamanda çok uzuyor yazı. Benim canım o kadar sıkkın değil ki. (Arada sırada paragraf falan yapalımda en azından okunması

Düşün ki

Düşün ki, Kulaklarım adını hiç duymamış Ve hiç tekrar etmemiş isminin ilk hecesini, Yalçın kayalarda akislenen seda gibi... Düşün ki, Düşüncelerimde hiç olmamışsın sen. Uğultusu avuçlarımda kalan rüzgar gibi geçmişsin. Ay ışığına hasret yakamozlarının vuslatıymış, Tam yerine ve tan yerine vuran o umutlarının gölgesi... Düşün ki, Bir sigara içimlik vakitmişsin Ciğerime ecza diye dolan Ya da uğrak bir efkar kahvahanesi... Düşün ki, Bardakta eriyen; ebediyyen beklemekmiş şeker sanılan, Kırık bir sandalyeymiş umutlarımı yasladığım... Düşün ki, Bir uçurum dibiymiş, bakışlarındaki o mana Oyuncaksız kalmasıymış bir çocuğun Ya da bir annenin yavrusuna hasreti... Düşün ki, Yanık bir Anadolu türküsüymüşsün, Çeşme başındaki güzel kızlara inat. Ve inat, gurbetin tüm güzelliklerine... Düşün ki, Gam yüklü duvarda; asi, kırık bir aynaymışsın Hep yarım, hep eksik,hep mahçup... Ayna karşısında kırık bir bakış, Kaybolan diğer yarısındaki tılsım... Bir yağmur o

Küçük bir hikaye

Evvel zaman içinde mışlı zaman dışında develer tellal iken pireler berber iken, ortalıklarda kısa winston adlı bir sigara markası yok iken, yazılım mühendisliği daha yeni yeni oluşuyorken, delphinin 0.001 beta sürümü henüz test edilmeye başlamış iken ben birisiyle tanıştım. Adı: ? Hay tanışmaz olaydım. Yedi bitirdi beni. Cimriiiiiiiii, dediğim dediiiiiiiiiiiiik, huysuuuuuuuuuuuzz, geçimsiiiiiiiiiiiz, pimpirikliiiiiiiiii, kendini beğenmiiiişşşş, menfaatçiiiiii..... Kim mi? Reklamlardan sonra... (ipucu: kel + mac + freehand)