Alttaki resim bunun kanıtıdır.
Biz millet olarak yatmaya alışmışız. Üretmek, araştırmak bize çok uzak sözcükler. Başkası kazansın biz yiyelim. Ama lafa gelincede altta kalmayız.
Türk milleti zekidir, türk milleti çalışkandır.
İki ihtimal var. Ya bu söz koca bir yalan (günaydın diyenleri duyuyorum ;-) ) ya da bu ülkede yaşayan 70 milyon insanın sadece 3-5 tanesi türk diğerleri başka bir ırktan.
Üretme gayretinde olan insan çevresindeki olanakları imkanları bi araştırır. "Ben bişeler üretmek istesem kimden ve nasıl destek alabilirim?" diye merak eder.
2 ayda merak edenlerin sayısı 70 milyonluk ülkemde sadece 420 küsür.
Bi türk dünyaya bedel olduğuna göre; e bu kadar türk yeter bize...
Yazılımı oluşturan bileşenlerden daha önce söz etmiştik.
Şimdi bu bileşenlerin neler oldukları üzerinde biraz duralım.
Yazılımı oluşturan bileşenler = Mantık + Veri + Belge + İnsan + Program.
Bu bileşenlerin az çok neler olduğunu, neleri kapsadığını biliyoruz ama
biz yine de kıyısından köşesinden açıklayalım. Zaten bu yazıdaki asıl amaç yazılım bileşenlerinden belgelemenin yerini ve önemi (dökümantasyon) vurgulamak.
Mantık = Yazılım herşeyden önce bir işin bilgisayar aracılığı ile yapılması amacına yöneliktir. Bu nedenle bilgisayarlaştırılmak istenen işin mevcut mantığı bir şekilde yazılıma da yansılıtılmak zorundadır.
Veri = Her tür yazılım mutlaka bir veri üzerinde çalışmak durumundadır. Veri işlemeyen yazılımın geliştirilmesi söz konusu değildir. Söz konusu olan veri dış ortamdan alınabileceği gibi yazılımın içerisinde de üretilebilir. Zaten yazılımın temel amacı veriyi bilgiye dönüştürmektir.
İnsan = Doğal olarak yazılımın insan bileşeni iki boyutludur. Yazıl
Yorumlar