Uzun bir süre olmuş günlüğe birşeyler karalamayalı... Bu da demek oluyor ki bu sıralar fazla boş vaktim olmuyor halbuki yazacak ne çok şey yaşadım bu zamanda.
Mesela osmaniyede sağlık ocağının önünde top oynayan çocuklarla takım kurup futbol maçı oynadık uzun bir sürenin ardından. Ben oyundan çıktığımda (daha doğrusu saha kenarına doğru sürünürken) 4-3 yeniliyorduk (1 gol 2 asist bana ait ) ama bu sırada daha vahim bir gerçeğin farkına vardım. Top yeşil sahalarda durduğu gibi durmuyordu gerçek hayatta ve 4 saat kendime gelemedim. Futbol mu? Tövbe valla:)
Sağlık ocaklarına program kurmakla meşguluz ve bu sırada merkezde açılış var. Açılışa yetişebilmek için son surat arabayla ilerliyoruz. Tam kılı kılına yetiştik derken şehrin girişinde polis çevirdi bizi ve hatalı sollama yapmaktan 92 YTL ve 15 dakika ceza keserek açılışa yetişmemize engel oldu :)
Ankaraya dönüşte Pozantı civarında kamyon konvoyuna yakalanan 5 binek aracından biri olarak baya zevkli dakikalar geçirdik. Atari oyunu gibi birşeydi. Hedef, önündeki kamyonları karşıdan gelen araçlara çarpmadan geçmek. Her geçiş 5 puan. Binek otolarından birini sollamak ise +50 puan. Karşıdan gelen araçlara çarpmak -25, yol kenarındaki bariyerlere, ağaçlara v.s engellere çarpmak ise -10 puan. Bir kamyonun sizi sollaması ise -100 puan. Bi tane 64 plaka opel vardı. Vatandaş çok agresif bir şekilde kullanıyordu aracı. Kaç kere "ahanda bu sefer kafa kafaya girdiler" dedik bu araç sollama yaparken ama hep kıl payı yırttı. İnşallah uşağa kadar bu şekilde yırtmıştır.
Özel arabayla seyahat etmenin en güzel tarafı mola yerlerine kendinizin karar vermesi. Otobüs firmalarının mola verdiği tesislerin en kralı, orta halli bir kamyoncu tesisinin tırnağı bile olamayacağını bir kez daha gördüm. Kamyoncular ağzının tadını biliyor valla.
Bu arada turkcelle arkadaş olarak birde avea hat aldım.
daha neler var neler ama özgür içerden "hadi gitmiyomuyuz?" diye sesleniyor.
yogaya başlayak hep birlikte sonrra günde 2 saat uyku. yoksa yetişmiyor zaman...
Yazılımı oluşturan bileşenlerden daha önce söz etmiştik.
Şimdi bu bileşenlerin neler oldukları üzerinde biraz duralım.
Yazılımı oluşturan bileşenler = Mantık + Veri + Belge + İnsan + Program.
Bu bileşenlerin az çok neler olduğunu, neleri kapsadığını biliyoruz ama
biz yine de kıyısından köşesinden açıklayalım. Zaten bu yazıdaki asıl amaç yazılım bileşenlerinden belgelemenin yerini ve önemi (dökümantasyon) vurgulamak.
Mantık = Yazılım herşeyden önce bir işin bilgisayar aracılığı ile yapılması amacına yöneliktir. Bu nedenle bilgisayarlaştırılmak istenen işin mevcut mantığı bir şekilde yazılıma da yansılıtılmak zorundadır.
Veri = Her tür yazılım mutlaka bir veri üzerinde çalışmak durumundadır. Veri işlemeyen yazılımın geliştirilmesi söz konusu değildir. Söz konusu olan veri dış ortamdan alınabileceği gibi yazılımın içerisinde de üretilebilir. Zaten yazılımın temel amacı veriyi bilgiye dönüştürmektir.
İnsan = Doğal olarak yazılımın insan bileşeni iki boyutludur. Yazıl
Yorumlar